Ağlama ufacuğum yürecuğun ezilir Ağlayıp gezeyirim da ah gidi kardaşlarım Bir gözümden kan akar öbüründen yaşlarım Dereler akar akar çok yürekleri yakar Kimine derman olur kimine kader yazar Dereler akar akar sırf bana inat için Dokunmayın arkadaş sızlıyor benim içim Göçler kalktı gidiyor biz neden gidemedik Bir derenin suyunu başından kesemedik Koryana deresinin suyunu kurutsunlar O dere kurumazsa gelsin beni vursunlar oy Yaylalar verir suyu geçer hep derelerden Çok dermanlar bekledim o yüksek tepelerden Ayorun başlarına seni yolcu ederim Hayat devam ediyor bizde varıp gidelim Göç ettik gidiyoruz ayrı ayrı yerlere Herkes seni soracak ne deriz gelenlere Ezanlar okunuyor alacaklar canımı Bağırdım oğul oğul dağıttım efkarımı Biraz daha bekleyin ne olur okumayın Tutamam ben kendimi bana hiç dokunmayın Bu sene çimenleri kim ezecek ezecek Bizim köyün gençleri sensiz horon edecek Koryanalı Hüseyin çalar kemençeleri Haydi kamarat derdin vur elleri ellere Geldi arkadaşların son görevleri budur Artık bunu bileyim sağ kolum koptu yoktur E Koryana deresi kaynaktan kuruyasın Kimi güldürdün kader beni de güldüresin Derenin kenarında su içer karıncalar Kadere isyan eder derdi büyük olanlar Kartallar kafa tutar o yüksek tepelere Neden dilin tutuldu cevap ver gelenlere Yolların açık olsun her tarafın gül dolsun Dikenli cam kırıklı yollar hep bana kalsın